Hayatın her döneminde sağlıklı beslenmenin önemi vurgulansa da, 101 yaşındaki Fatma Nine’nin hikayesi bu durumu bir kez daha gözler önüne seriyor. Uzun yaşamın sırlarını merak edenlerin dikkatle dinleyeceği Fatma Nine, hayatı boyunca tükettiği dört besinin, sağlık ve uzun ömür üzerinde nasıl etkili olduğunu anlatıyor. Beslenme alışkanlıklarının yaşam kalitemiz üzerine ne denli etki bıraktığı, özellikle yaşlılık döneminde daha da belirgin hale geliyor. Peki, Fatma Nine’nin ömrünü uzatan ve sağlığını koruyan o besinler hangileri? İşte, yanıtları!
Fatma Nine, gençliğinden bu yana sağlıklı bir yaşam sürdürmenin temelindeki beslenme alışkanlıklarını asla ihmal etmediğini vurguluyor. Yüzyılı devirmiş olmasına rağmen zihin ve beden bütünlüğünü koruyan Fatma Nine, düzenli bir yaşam tarzının, fiziksel aktivitenin yanı sıra doğru beslenmenin de önemli bir etken olduğunu ifade ediyor. İşte, her birinin detaylarını paylaştığı o dört besin!
Zeytinyağı, Akdeniz mutfağının vazgeçilmez bir parçası olarak bilinse de, Fatma Nine için zeytinyağı sadece bir yağ değil; yaşam kaynağı. Yüzyıllardır bilinen antioksidan özellikleri, kalp sağlığını korumada yardımcı olması ve iltihap önleyici etkisi ile Fatma Nine’nin mutfak sırlarının başında geliyor. Salatalarda ve sebze yemeklerinde sıkça kullandığı zeytinyağı, sindirim sisteminin de düzgün çalışmasına yardımcı olarak yaşam kalitesini artırıyor. Uzun yaşama sırrının büyük kısmının bu doğal yağa bağlı olduğunu söyleyen Fatma Nine, her sabah kahvaltısında zeytinyağı ile birlikte taze sebzeler yemenin önemini de vurguluyor.
Fermente gıdalar, sağlık alanında giderek daha fazla önem kazanmaktadır ve Fatma Nine’nin hikayesi bu durumu destekliyor. Her gün tükettiği yoğurt, onun sindirim sistemini sağlıklı tutmanın yanı sıra bağışıklığını da güçlendiriyor. Probiyotik zenginliği ile dikkat çeken yoğurt, uzun yıllar boyunca hastalıklara karşı dirençli kalmasını sağladı. Fatma Nine, yoğurdunu kendi tarifleri ile zenginleştirerek meyvelerle veya tahinle birleştiriyor ve bu karışımı sağlıklı bir atıştırmalık olarak tüketiyor. Bu alışkanlığın, onu nasıl daha enerjik hissettirdiğini de sözlerine ekliyor.
Her öğünde mutlaka sebze tüketeceğini söyleyen Fatma Nine, farklı sebze çeşitlerini bir arada kullanarak renkli tabaklar oluşturmanın sağlıklı yaşamak adına önemli bir adım olduğunu ifade ediyor. Lif kaynağı olan sebzeler, vücudu toksinlerden temizlerken aynı zamanda vitamin ve mineral açısından zengin bir geleneği temsil ediyor. Patates, havuç, ıspanak ve brokoli gibi fonksiyonel besinlerde besin değerlerinin yüksek olması, onun direncini artıran etkenler arasında. “Ne kadar çeşitli yaklaşırsanız, o kadar fayda sağlarsınız.” diyen Fatma Nine, sebzeleri taze olarak tüketmeye özen gösterdiğini de belirtiyor.
Fatma Nine için son ama kesinlikle en az önemli olan besin grubu kuruyemişler. Ceviz, badem ve fındık gibi sağlıklı yağlarla dolu olan bu atıştırmalıklar, vücut için gerekli olan omega-3 yağ asitlerini sağlar. Gün içinde tükettiği bir avuç kuruyemiş, ona hem enerji hem de vitamin takviyesi yapıyor. “Kuruyemişler, bana her zaman can veriyor. Genç kalmamın formülünü bulduğumu düşünüyorum.” diyen Fatma Nine, kuruyemişlerin doğru miktarda ve düzenli olarak tüketildiğinde sağlık üzerindeki olumlu etkilerini gözler önüne seriyor.
Fatma Nine’nin hikayesi, uzun ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek için dikkat edilmesi gereken unsurları göstermekle kalmıyor; aynı zamanda doğru beslenmenin, yaşam kalitesini artıran en önemli faktörlerden biri olduğunu kanıtlıyor. 101 yaşındaki bir bireyin sağlıklı beslenme alışkanlıkları, genç nesillere de ışık tutarak, sağlıklı yaşam için örnek oluşturuyor. Zeytinyağı, yoğurt, sebzeler ve kuruyemişler; yaşlanmanın korkulacak bir süreç değil, aksine sağlıklı bir yaşamının kapılarını aralayan besinler olarak Fatma Nine’nin hayatında yer alıyor. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek her yaşta mümkündür ve bu süreçte doğru besinler seçimi büyük bir önem taşır.