Sibirya’da yapılan arkeolojik kazılar sırasında, 37 bin yıllık olduğu belirlenen bir kedi mumyası bulundu. Bulunan bu antik kedi, son derece iyi korunmuş yapısıyla dikkat çekerken, özellikle aslan yavrusuna olan benzerliği bilim insanlarının ilgisini çekti. Mumyanın, soğuk Sibirya iklimi sayesinde neredeyse mükemmel şekilde korunmuş olması, bölgenin geçmiş ekosistemi ve faunası hakkında önemli bilgiler sunuyor.
Bilim insanları, bu kedi mumyasının Sibirya bozkırlarında, antik çağlarda yaşayan yırtıcı kedilere ait olabileceğini ve bu kedinin, tıpkı günümüz aslanlarına benzer şekilde sosyal bir yapıya sahip olduğunu belirtiyor. Genetik analizler ve radyokarbon tarihleme yöntemleri kullanılarak yaşının yaklaşık 37 bin yıl olduğu tespit edilen bu mumyanın, tüylerinin ve kemik yapısının oldukça iyi durumda olması sayesinde birçok detayı gözlemlemek mümkün oldu. Kedi mumyasının, özellikle kas yapısı ve yüz şekli açısından modern aslan yavrularına oldukça benzer olduğu ifade ediliyor.
Bu keşif, Sibirya’nın tarih öncesi dönemlerde sahip olduğu ekosistemi anlamak için önemli bir pencere açıyor. Soğuk ve kuru iklimin etkisiyle donmuş olan bu mumya, bölgedeki diğer fosil buluntuları ile birlikte o dönemin ekolojik yapısına ve bu hayvanların yaşam koşullarına dair detaylı bilgiler elde edilmesine yardımcı olabilir. Bilim insanları, bu mumyanın araştırılmasının, büyük kedilerin evrimi ve nesli tükenmiş türlerle ilgili daha fazla bilgi sağlayacağını umuyor.
Keşfi gerçekleştiren arkeologlar, mumyanın korunmuş halde bulunmasının büyük bir şans olduğunu belirtti. Sibirya gibi zorlu bir bölgede, donmuş toprak altından çıkarılan bu tür antik hayvan kalıntıları, iklim koşulları nedeniyle oldukça nadir bir durumda korunabiliyor. Bu bulgu, sadece bu bölgenin geçmişteki fauna çeşitliliği hakkında bilgi vermekle kalmıyor, aynı zamanda tarih öncesi dönemde insanların ve hayvanların nasıl bir arada yaşadığına dair de ipuçları sunuyor.
Mumyanın daha detaylı analizleri, önümüzdeki aylarda yapılacak ve özellikle DNA testleriyle, bu antik kedinin akrabaları ve bu türün modern kedi türleriyle bağlantıları üzerine yeni bilgiler edinilmeye çalışılacak. Bu keşif, tarih öncesi büyük kedilerin yaşamı, sosyal yapıları ve adaptasyon süreçleri hakkında yeni bilgiler sağlayarak, bu konuda mevcut bilgilere önemli katkılar sunacak gibi görünüyor.
